22 Haziran 2006

Açıkhava'da Ay Doğdu

auhahuahuhauauhauhahuahuauahuahuahuha...

Offf.. Dün geceden beri gülüyorum. Gece olayın hemen üzerine yazacaktım taze taze ama hem çok geç bir saatdi hem de uykum gelmişti. Öyle aç bilgisayarı, yaz falan yapamadım..ahauhahuauauahauahua...

Evet sevgili dinleyicilerim habercilikte son nokta. Hiçbir yerde duyamayacağınız ve göremeyeceğiniz bir haberi aktarıyoruz şimdi size...ahuahahuhahahuhauh

Ya dün akşam bir takım ısrarlara dayanamayıp bir konsere gittim Açıkhava'da. Özcan Deniz - Hüsnü Şenlendirici konseri. İkisinin de hepi topu birer ikişer şarkısını dinlenebilir buluyorum aslen ama bilet vardı, arkadaşlarımı severim, beraber vakit geçiririz (çok hainim lan ben) diye gittim. Neyse mevzuu bu değil. Efenim şimdi Özcan bey'in (taş gibi adammış bu arada) tam okurkene mikrofonu bozuldu. Hüsnü'cüğüm de (onun da yüzü güzel ve yetenekli bi adam hakkaten) olanca kibarlığı ile kendi mikrofonunu verdi. Bunu hemen fark eden ses ekibi gencecik bir asistanı (heyhat) sahneye yolladı değiştirsin bozuk mikrofonu diye. Gencimiz de sahnedeki tiplemelerden oldukça farklı bir tipolojiye sahip olduğu için anında dikkat çekti ve ister istemez gözler onu takip etmeye başladı. Bol, düşecekmiş gibi duran pantolonu, kısalı uzunlu katlı saç kesimi, üst üste giyilmiş t-shirtleri ve düzgün fiziği ile istediği kadar kenardan yürüsün herkes ona bakıyordu bi kere. Mikrofonu aldıııııı, eğilerek ve koşar adımlarla çıkmaya çalışırken ayağı kabloya takıldıııı ve emekleyen bebekler gibi dizlerinin üzerine düştü.

Ve işte o andı 4000 kişinin donup kaldığı an. O bol pantolon küçücük bir kıpraşmayı bekler haldeydi zaten. Garibim dizlerinin üzerinde durduğu pozisyondan ayakta pozisyona geçme aşamasında pantolonu ayak uydurmadı ona. İşin daha korkunç olan tarafı ise içine çamaşır neviinden koruyucu birşey giymemiş olması idi. Açıkhava tiyatrosuna ve tam da izleyiciye doğru bir ay doğru. Dolunay...Bembeyaz.. ahahuahuahuhauahuah ya iğrenç bir insanım ben yaaa... ahuhhahuhahhahuahuauauahuahuh...yazamıycam daha fazla... ahuhauhahuauahuahuahuh...

Geçen sene de yine açıkhava'da Zuhal olcay - Bülent Ortaçgil konserinde Zuhalimin memeleri açılmıştı. Hem de uzuuuun bir süre fark etmemişti. Hey allahım yaaa..Her yıl bişey..Lan lan.. Dur bakiim gelecek sene de Emre Altuğ'a gidiim bari. ahuhauhahua hakkaten iğrençmişim ben ama yaaa..

Bu olaylarıı da izledikten sonra sahne fobim yüzbin kat arttı. Artık ölsem çıkmam sahneye sanırım. Hiç bir şekilde hem de. auhahuahuhahuhahuahhuahuhauha

Hiç yorum yok: